9 Ocak 2012 Pazartesi

General


Bu sezonki takım çok sevilesi,çok yürek ısıtıcı,çok heyacan verici.İnanın bana sonuçlar iyi geldiği için böyle gözükmüyor.Bu sezonki galatasaray kötü gitsede bu takımın hırsı,mücadeleciliği bizde yine aynı etkiyi yaratırdı.Misal 2007-2008 kadrosu şampiyon olmuştu ama bu kadar sevimli değildi.Hatta bir iki oyuncu dışında soğuk ve itici bir takımdı bile diyebilirim..2004-2005 kadrosu ise bu takımın sempatikliğine yaklaşır.Lakin bu kadro benim gördüğüm en sevilesi takım.Ve bana sorarsanızki bu takımdan kimi parmakla gösterirsin diye bir dakika bilr tereddüt etmeden Ujfalusi derim.

Tabiki kükreyen aslan Selçuk'a yada 5 ciğerli emek işçisi Elmander'e olan sevgim başka.Lakin bu adama hepsinden öte inanılmaz saygı duyuyorum.Ve galatasarayın izlediğim her maçında bu adama karşı olan saygım kat be kat artıyor.

Sezon başında transfer olduğunda ilk yorumum ''gereksiz'' olmuştu.Aynı yaşlarda olan ve bu topraklara daha çok ısınmış olan Neil'in gönderilip;yaş ve maliyet bakımından daha dolgun Ujfalusi'nin gelmesi benim gibi birçok galatasaraylı da yadırgamıştı.Ve fakat geldiğimiz noktada Ujfalusi konusunda göt olmanın inanılmaz hazzını yaşıyorum.Ve yaşamayada devam edeceğim.


Onun için savunmanın generali tanımlaması cuk diye oturuyor aslında.Çünkü ancak bir ''general'' savunmayı bu kadar toparlayabilir.Takım savunması bir bütündür.Tek bir kişiye bağlamamak gerekir.Lakin bu sezonki takımın savunma anlamında göstermiş olduğu inanılmaz aşamanın kilit ismi kesinlikle Ujfalusi.Bu sezon Hakan Balta'nın yükselen formunun altından bile sol stoperde oynayan bu adamın yattığını düşünüyorum.Keza kariyerinin en iyi 6 haftasını geçiren Gökhan Zan'da olduğu gibi.Ve hatta şimdi izlemekte olduğumuz Semih'in alkışlanan performansınn altında yattığı gibi.Ujfalusi'nin bu takıma ''teknik'' anlamda verdiklerinden ziyade ''mental'' anlamda kattıklarından bahsetmek onun değerini daha iyi özetler aslında.

İş ahlakı ve profesyonel özellikleri Ujfalusi'nin bu takıma en büyük katkısı.33 yaşında olup; Almanya'da,İtalya'da,İspanya'da top koşturup,milli takımıyla sayısız maça çıkmış bu adamın giydiği formanın hakkının verme arzusu ve konsantrasyonu bu takımdaki herkes için çok büyük mesajlar içeriyor.Bu yüzden gerek Semih'in gerek Sercan'ın gerekse tüm takımın bu adamdan öğreneceği çok şey var.Ve ne şanslılarki böyle bir tecrübe abidesi bu takımda forma giyiyor.

FourFour Two'nun Aralık sayısında verdiği röportajda uzun yıllar futbola devam etmek istediğini ve ülkesinde futbolu bırakmayı düşünmediğini söylemesi ise onun bu takımda daha uzun süre kalma umudumu arttırıyor.Çünkü bu tip adamların varlığı takımınızı daha değerli kılıyor.Tıpkı Maldini'nin Milan'ı,Puyol'un Barcelona'yı daha değerli kıldığı gibi...



''Semih bence hem Galatasaray'ın hem de milli takımın geleceği olabilecek kapasiteye sahip bir oyuncu.Şimdilik iyi bir başlangıç yaptı ve güzel bir noktaya geldi.Ama daha çok çalışıp bunun üzerine koyması gerekiyor.Özellikle benim gibi ihtiyar oyuncuların ve teknik direktörümüzün deneyimlerinden faydalanması gerekiyor.''
                                                                                                              Tomas Ujfalusi

Hiç yorum yok: