Madem cin şişeden çıktı bunu uzun uzun konuşmak gerek. Bahsettiğimiz adam Fatih Terim olunca olaya tek açıdan bakmak imkansızdır benim için. Dedim ya bahsettiğimiz Fatih Terim. Ayrılığın ardından bir anda klavye başına geçmek yerine sisin biraz daha dağılmasını beklemek daha mantıklı geldi. Gerçi bu bile risk. Bu sisin altından daha çok şeyler çıkar. Suyun bulanıklığı öyle hemen geçecek gibi durmuyor. Lakin yinede yaşananların büyük bir yüzdesi gün yüzünde.
Olaylara rasyonel pencereden bakarsak çok net bir tablo ortaya çıkıyor. Bu yaşanan süreçte asla Terim-Aysal kutbuna sığınamazsın. Bu öyle bir süreçki iki kutbundan birinin masum olmasının imkanı yok. Bu noktada Terimci yada Aysalcı tayfadan olmaya gerek yok. Zihin algılamasının kapanıklığından başka birşey değildir şu yaşanan süreci tek bir ismin üstüne yüklemek. Vebali ve faturasını bir kişiye atıp vurun kahpeye demek. Siz sanıyor musunuzki bu olaylarda Terim çok masumdu? Ezilen taraf,hakkı yenen sabi sübyandı? Yada siz sanıyor musunuzki Aysal Terim'i hiç göndermek istemiyordu? Yada başından beri o kadar iyi niyetli bir ilişki kurmuştuki Terim'le?
Öyle bir saçmalık silsilesi varki aklın almasınn imkanı yok.
Yıldırım Demirören diyorki "Aysal bana hocayı ocakta da serbest bırabiliriz dedi". Aysal anında "haşa yok öyle birşey" diyor. Affadersiniz ama taşak mı geçiyorsunuz beyler? 50-60 yaşına gelmiş,torun torbaya karışmış adamlar kameralar önünde birbirini yalanlıyor. İnsanlarla alenen taşak geçmek değilde nedir bu?
Terim aslolan galatasaraydır diyor. Sözleşmeye bile bakmam. Falan filan. Eeee abi? Ne diye o zaman siktiğimin 2 yıllık sözleşmesini kabul etmiyorsun? Nedir bunun sebebi? Hani aslolan galatasaray felsefesi?
Aysal diyorki galatasaray geleneklerine zarar vermeye başladı Terim. Eeee amk ne diye o zaman 2 senelik sözleşme tekli ettin? Sözleşmeyi kabul etmeyince mi gelenekelere zarar vermeye başladı Terim?
Yapmayın ağalar. Bu kadar basit mi yani? Galatasarayın bu yaşadığı ani depremin sorumlusu sizce tek bir kişide olabilir mi? Bu noktada Terim ne kadar suçluysa Aysal da o kadar suçludur. Terim ne kadar masumsa Aysal da o kadar masumdur. Ortada olan çok net ve açıktır. Her iki tarafta galatasarayı kendilerinin üstüne koyamadılar. Koymadılar. Her iki tarafta galatasarayı kendi duygularının üstüne çıkaramadı. Kendi kişisel hezeyanlarının tepesine yerleştiremedi. Terim'in "aslolan galatasaray" lafı yada Aysal'ın "kimse armadan büyük değildir" sözü tarihin metaforlarından öteye geçemedi. Öyle olmasaydı bugün galatasaray bunları yaşamazdı.
Ve yine olan sana,bana,bize yani galatasaray sevdalılarına oldu. Üzüldük. Hatta ağladık. İsyan ettik. Sorguladık. Lakin yine biz kahrolduk. Bugün Terim'in ağlaması yada yarın öbür gün Aysal'ın sırf bu yüzden yönetimden ayrılmak zorunda olması bizim yaşadıklarımızı değiştirecek mi? Rakiplerinden ekonomik olarak,kadro olarak,son iki sezonun şampiyonu olarak çok öndeyken,kulübün çağ atlayacağı bir dönemde önüne konan bu setin vebalini hafifletecek mi?
Dedim ya Terim bu. Meseleye toptan rasyonel bakmamın imkanı yok. Bu işin çok ciddi duygusal tarafıda var.
22 yaşındayım. Aklımın erdiği günden beri galatasarayın peşinden koştum. Bu bünyenin gördüğü en büyük başarıları yaşatan,en büyük hayalleri gerçekleştiren ve daha ötesini hayal ettirmeyi başaran,mağlubiyetlerde bendenizi ağlatan,inatçılığıyla babama kızar gibi kızdırtan,en olmadık zaferlerde bu sesi kısılırcasına haykırtan adamdır Fatih Terim. Biz Fatih Terimin başarılarıyla büyümüş nesliz. Say galatasarayın tarihi dedikleri zaman "4 sene üstüste şampiyon olduk..." melodisi can bulur zihnimizde.Bu bile birşey anlatmıyor mu size? Üç kez gelmiş üç kez gitmiştir. Her gidişi de yara bırakmıştır bu bünyede. Biz sadece zaferlerini görmedik Terim'in. Ağır hezimetlerini de yaşadık. Çok kzıdık kendisine. Çok sitem ettik. Ama biliyordukki "Adanalı Terim" bu. Bu adam böyle "Sinyor Terim" oldu. Hayata karşı bir mücadeleydi onunki. Tribündeki adamın saha kenarındaki tezahürüydü o. Bu yüzden çok sevdik çok kızsakta. Nasıl kendimize bazı zamanlar çok kızsakta asla kendimizden vazgeçemediğimiz gibi ondan da vazgeçemedik.
Bu kulübün benim nezdimde en büyük siması olmuştur Terim yaptıkları ile. Ne cafcaflı zaferler nede içi süslü şampiyonluklar...Hepsinden ziyade hani bazen öyle durumda olurduki takım. Eş dost sohbetlerinde "nabcaz be kamil?" minvalinde sohbet tıkandığında galatasaray hakkında "vardır terim'in bir numarası" diyebilme rahatlığı olmayacak artık. İşte bundan sonra en çok arayacağım bu olacak.
Galatasaraylı olupta Fatih Terim'i sevememeyi asla anlayamayacağım galiba ömrüm boyunca.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder