5 Eylül 2011 Pazartesi

Milli Takımda Hizipçilik


Kazakistan maçında Emre'nin sakatlığı ve Selçuk'un kart cezası sonrası orta sahada meydana gelen boşluktan dolayı kadroya Yekta'nın çağrılması ile milli takımda ''hizipçilik'' mevzusu yine,yeni,yeniden gündeme geldi.Özellikle Necip'in kadroya alınmamasına istinaden bu konuda çok ısrarcı bir grup var.Hemde hiç azımsanmayacak bir grup.

Dün Arpacı (Travisbickle) ile bu konuyu tweeterda  uzun uzun tartışmamıza rağmen hiçbir sonuca varamadık.Travisbickle bu konuda çok ısrarcı.Bu takımın kendi milli takımı olmadığı yönünde çok ciddi eleştirleri var.Milli takımda Oğuz Çetin'in bu konuda çok etkin rol oynadığına inanıyor.Bende bu konuda kendimi 140 karakterle ifade edemeyince bu mevzu üzerine bir iki şey karalamak istedim.Eğerki yazacak olursa Travisbickle'de kendi düşüncelerini ifade eder bu blogda.

Milli takım olgusuna kulüpçülük zihniyeti ile yaklaşmak her geçen gün artmaya başladı.''Bizim takımdan niye bir kişi varda o takımdan altı kişi var...'' diye başlayan ve her milli maça üstünde kulüp takımı forması ile gitmeyi adet haline getirmiş bir kitle.Travisbickle'ın bahsettiği kulüpçülük zihniyeti bence taraftarların zihninde var.Milli olguyu kendi kulüpleri özeline indirerek bu noktada bile rekabet yaratma peşinde olan bir toplum.

2006 yılında ''Hakan Şükür milli takımda niye yok'' diye aylarca tartıştık Yıl 2011 hala aynı mevzuları konuşuyoruz.5 yıllık süreçte bir baltaya sap olamamızı açıklamak için bu anektot bile yeterli bence.Bir şekilde milli olguya sahip çıkmak yerine ''o niye var,bu niye yok'' demek sığ bir düşünceden ileriye gitmiyor artık.

Bugün ben dahil çok büyük bir kesim Necip'i bu kadroda görmek istiyor.Hiddink almadı,tercihidir.Lakin ilk zamanları Topal'ı da kadroya almayıp sonra onu bir şekilde bu kadroya monte eden o.Bir süre sonra Necip'te bu kadronun bir parçası olacaktır.

Travisbickle sürekli olarak Gökhan Zan'ın bu kadroda olmasını sorguluyor.Ben de diyorumki ''göster bu ülkede adam gibi stoper de onu alsın'' diyorum.Söylediği tek isim Emre Güngör.Bu takımda ha Emre Güngör oynamış,ha Gökhan Zan,ha Egemen.Hepsi üç aşağı beş yukarı aynı seviyenin adamı.Ha şayet Gökhan'dan on numara daha iyi stoper varda alınmıyorsa evet o zaman gerçekten bir ''adamcılık'' meselesi vardır bu milli takımda.

Dünya futbolunda milli takım antrenörleri artık milli takımda kulüp havası yaratmak istiyorlar.Dünya futbolunun sıkışan takvimi ile milli maçlar senede 5-6'yı geçmiyor.Bu kadar dar zamanda bir takım ruhu yaratmak çok zorlaşıyor.O yüzden belli bir oyuncu havuzu içerisinde sakatlıkalara ve form durumlarına göre 25-30 kişi arası bir oyuncu aralığı seçip onlarla bu serüvene başlıyorlar.Kemik kadro üzerinde belli bir şablonu oturtmak istiyorlar.Yoksa her milli maç haftası form durumuna göre bir milli takım çıkartılsa senede 100-150 kişi milli olurdu herhalde.Bu yüzdenki Löw Euro 2008'de kendi takımında oynamamasına rağmen Podolski'yi ilk on bire koyup ondan çok iyi verim aldı.Yada bir diğer açıdan bakacak olursak Maradona 2010 dünya kupası hazırlığı boyunca yüze yakın oyuncu kullanıp dünya kupasında hezimete uğradı.Burada asıl mevzu kemik bir kadro kurup bir iki oynama ile büyük turnuvalara hazırlanmaktır.Gökhan Zan'ın sürekli bu takımda rotasyon elemanı olarak bulunmasını belki böylece daha iyi anlayabiliriz.

Milli takımdaki kulüpçülük iddası da bana bir o kadar saçma geliyor.Ülke futbolunun büyükleri olarak elit seviyede mücadele eden takımlardan bir milli takım kurmak herhalde bir tek bizim ülkemizde yadırganacak bir durum olsa gerek.Bunu söyleyenler Yekta'nın Kasımpaşa'da milli olduğunu,Çağlar'ın Denizli'de oynarken milli olduğunu,Emre Güngör'ün Gaziantep'te oynarken de milli takıma çağrıldığını yada Ceyhun'un 3.lig ekibi Unterching'de oynarken milli olduğunu ıskalıyorlar herhalde.

Gelelim asıl mevzuya.Emre ve Selçuk'un olmadığı şu dönemde Necip'in kadroya çağrılması çok mantıksız olurdu.Emre ve Selçuk gibi oyunu dikine oynayan(özellikle Emre),pas yetisi çok yüksek olan iki oyuncunun yokluğunda defansif meziyetleri daha ağır basan bir Necip'i almak zaten kadroda bu özellikleri barındıran Topal,Selçuk Şahin tipi oyunucu sayısını üçlemek demek olurdu.Necip bu iki oyuncudan daha iyi top yetisine ve daha fazla dinamikliğe sahip olsada şu şartlar altında Seçuk ve Emre'nin hücum varyantasyonunu giderecek bir oyuncu değil.Ülke futbolundada bu tip kaç tane oyuncumuz varda Yekta'ya burun kıvırılıyor anlamış değilim.Bence asıl tartışılması gereken konu Necip'in şimdi niye aday kadroya alınmadığı değilde daha önceden neden aday kadroya alınmadığı olmalıdır.

Bu işlere ayırdığımız zamanı ve enerjiyi milli takım haftasından zevk almaya ayırsaydık şu anda keyifli sohbetlerimiz olacağına şüphe yoktu.Her milli takım haftasında aynı konuları konuşmaktan sıkılmayan bir toplum haline geldik.Kendi takımlarında kalifiye yerli oyuncu eksikliğini göz önüne almadan milli  takımda ''niye bizden bu kadar oyuncu gitmiyor'' diyenlere de eyvallah baboş demekten başka birşey gelmez elimden.Bir şekilde bu mecraya da taraftarlık tutumunu katmak işi çok tatsızlaştırıyor.

Hiç yorum yok: