21 Ağustos 2011 Pazar

Dünya Futbolunun Kuleleri


Ömer Üründül abimizin söylemiyle ''pivot santrfor'',ingilizlerin söylemiyle ''Target Striker''.Bundan bir 10-15 sene kadar önce her takımın olmazsa olmazlarıydı.Her kadronun içinde illaki bir ''kule'' bulunurdu.O zamanlar futbolda Barcelomania akımı olmadığı için topu yerden oynama takıntısı da yoktu.Şimdilerde nasıl her takıma bir Xavesta lazım diyorsak o zamanlarda her takıma bir ''kule'' lazımdı.Bugün yavaş yavaş günümüz futbolundan silinmeye başlamış olan dünya futbolunun kulelerini şöyle bir anmak istedim.Eksik olur fazla olur bilemem.Bu isimler benim ''küçük'' beynime kazınmış kulelerdir şimdiden söyleyeyim.

-KENNETH ANDERSON:


1.94'lük İsveçli kule 1994 dünya kupasında attığı 5 golle ülkesi İsveç'i dünya üçüncülüğüne taşıması ile biz türklerin radarına girdi.O zamanlar Aziz Yıldırım'ın ısrarla onu transfer etmek istemesiyle başlayan hikeye onun fernerbahçe formasını giymesiyle başka bir boyut kazandı.Kariyerinde 11 farklı kulüp forması giymesine karşın ''kule'' meziyetlerini en iyi sergilediği topraklar burası olmuştur.Fenerbahçe Mustafa Denizli yönetiminde şampiyon olurken Anderson hem attığı hem attırdığı gollerle ''bir kuleden daha fazlası'' olduğunu ele güne göstermiştir.

-JAN KOLLER:


2.02'lik boyuyla ilk bakışta bir insan yarmasını andıran Koller dünya futbol tarihinin en şahane kulelerinden biridir.Uzun boyuna rağmen sahip olduğu teknikle türevlerinden ayrılan Koller o zamanlar futbol sahalarının Yao Ming'iydi desek yanlış bir benzetme yapmış olmayız sanırım.Çek milli formasıyla çıktığı 90 maçta 55 gol atarak milli takımının en golcü ismi olmayı başaran Jan Koller Euro 2008'deki Türkiye maçında da bizlere çok zor anlar yaşatmıştı.Euro 2004 gol kralı olan Milan Baros onun ''kafasına'' çok şeyler borçlu.

-DARKO KOVACEVİC:


Her ne kadar kendisini bu listeye birazcıkta olsa Nihat Kahveci kontejanından alıyor olsakta Kovacevic'te bu sahaların gördüğü önemli kulelerden biriydi.Nihat Kahveci ile kurdukları ''telepatik'' ilişki ile sıradan bir Bask takımı olan Real Sociedad'ı dönemin Galaktikos'u olan Real Madrid ile oldukça sıkı bir şampiyonluk yarışına sokmuştu.Bazen tek yapması gereken topu Nihat'ın ayağına indirmek olan Kovacevic daha sonraki kariyerinde ikinci bir Nihat'ını bulmayınca yavaş yavaş unutuldu gitti.

-HAKAN ŞÜKÜR:


Futbolculuğu dışında herşeyine laf edebileceğim bir isim olan Hakan Şükür tartışmasız bu ülkenin gördüğü en nadide kuleydi.Kariyeri boyunca çıktığı 709 maçta 334 gol atan Hakan Şükür;buna rağmen hiçbir zaman bu ülkede herkesi tam anlamıyla tatmin edememiştir.Türkiye ligi tarihinin de en golcü oyuncusu olan Hakan Şükür gerek milli takım düzeyinde gerekse kulüp takımı düzeyinde kazandıkları ile bu ülkenin unutulmazları arasına girmiştir.Bir dönem milli takımdaki yegane taktiğimizin Hakan Şükür'e uzun oynamak olduğunu düşünürsek bu ülke için zamanında ne kadar önemli olduğunu bir nebze olsun anlayabiliriz.Yıl 2011 olmuş ve hala ''Hakan Şükür tarzı pivot santrforumuz'' yok serzenişleri duyduğum ülkem inasnına bir selam çakmak boynumun borcudur.

-TORE ANDRE FLO:


Futbol tanrıları tarafından estetik oynama özelliğinden mahrum bırakılmış Norveçliler için Tore Andre Flo adeta bir nimetti.Yeteneksizliklerinde ötürü her daim uzun top oynamayı şiar edinmiş Norveç futbolu için artık bu taktiğe anlam katacak bir ismin gelmiş olması onları uluslararası areneda korkulan bir ekip haline getirdi.1.93'lük kule uzun boyu ve üstün oyun zekası ile kule klasmanında fark yaratan bir isimdi.Hala futbol oynayan 38'lik ihtiyar delikanlı Flo,kule forvetler sınıfının nadide parçalarından biriydi.

-NİALL QUİNN:



Alın size Flo'nun İrlandalı versiyonu.Niall Quinn dünya futboluna kafa topuna vurmanın bir sanat olduğunu göstermiş isimlerden birisidir.Sıçrama gücü,zamanlaması ve çevikliği ile her hava topunu sanki kafasında bir mıknatıs varmışçasına çeken Quinn;bu sayede Sunderland'de oynarken Kevin Philipps'i gol kralı yapmıştır.Futbolculuğunun yanı sıra karakteride ile de gönülleri fetheden Quinn kule tarihinin eşsiz parçaları arasında yerini çoktan almıştır.

-EMİLE HESKEY:


Nedenini bilmediğim bir sevgi ve semapati beslediğim Emile Heskey'i neden buraya aldığımı inanın bende bilmiyorum.Bazen futbol dünyasına sadece mücadele etmek için gelmiş olduğunu ciddi ciddi düşündüğüm bir isim olan Heskey,gol atma konusunda o kadarda becerikli bir isim değil.Ömer Üründül abimizin sevdiği şekilde ''sırtı dönük top alma becerisi'' ile 2010 dünya kupasında Capello'nun medet umduğu Heskey bu sayede hayatının volesini vurmuş oldu.Capello'nun ''Rooney'e top indirdi,başka ihsan eylemez'' taktiği de tutmayınca,kule forvetlerin uluslararası arenadaki yok oluşuna tanıklık etmiş olduk böylece.

-ANDY CARROLL:


Dünya futbolundaki kule forvetlerin son mamülü.35 milyın sterlinin bu adama neden verildiğini hala anlamasamda onun Liverpool'daki performansı kule forvetlerin kaderini belirleyecek.Eğerki olurda Carroll Liverpool'da hayal kırıklığı yaratan bir performans ortaya koyarsa bizede helva kavurup,Kule Forvetlerin ruhuna El Fatiha okumak kalır.Fakat olurda çok pırıltılı bir performans ortaya koyarsa işte o zaman dünya futbolunda tekrardan ''kule forvet'' akımı başlayabilir.İşte ozaman bu listeye daha çok isim eklenir.

3 yorum:

selaminko dedi ki...

Kule forvet deyince yazdıklarınız hariç gelenler:
Peter Crouch
John Carew
Makukula
Jan Vennegor of Van Hasselink

pelezinho dedi ki...

inanın yazdıklarınzın hepsi listemde vardı fakat bıraktıkları etki çok istikrarlı olmadığı için yazmadım.ama tabi bu isimlerde günümüzn kuleri olarak hafızaya kazındı

Ferhat Bayram dedi ki...

kral hakan sukur ! (nokta)