Sadece spor yazarı yapmakla kalmadılar üstüne birde Hürriyet gibi bu ülkenin önde gelen gazetelerinden birine Spor Servisi Müdür'ü yaptılar.Peki neden mi böyle söylüyorum?Bugün aslında hiç huyum olmamasına rağmen Hürriyet gazetesi aldım.Bugün Ercan Saatçi üstadım gündeme dair aklınca gayet tarafsız bir yazı yazmış.Merak edenler buradan ulaşabilir.Ve inanın bir kez daha böyle adamlara bırakın köşeyi eline kalem verenlere lanet ettim.
Malumunuz çok ateşli günler yaşıyoruz.Ağızdan çıkacak her söz,kurulacak her cümle dikkatle ölçülüp tartılmalı.Ağızdan çıkacak sözün nereye gideceğini önceden düşünüp taşınmalıyız.Ortada çok hassas bir durum var.İşte bu yaşanan süreç her daim spor basını olmak yerine skor basını olmayı ilke bellemiş medyamız için bir turnusol kağıdı örneği teşkil etti.Yaşanan bu olaylar kapılar ardında yaşanan karanlık ilişkileri gün yüzüne çıkardığı gibi ülke medyasında her daim gözüne taktığı fanatik gözlükler ile yorum yapmayı adet haline getirmiş kişileri de gün yüzüne çıkardı.Medyamızın önde gelen yazarlarının bir kez daha tribündeki amigolara taş çıkarırcasına yazılarını ve yorumlarını dehşet içinde izledim.
Ercan usta bugün fenerbahçenin amigosundan beter bir yazı yazmış.Daha iki gün önce elini ayağını öptüğü Aziz Yıldırım hakkında ''şahısların yaptığı kulübü bağlamaz'' minvalinde yorumlar yapmaya başladı.Bu nedir arkadaş?
''Aziz Yıldırım'a olan nefretlerini büyük Fenerbahçe camiasına taşıyanlardan nefret ediyorum!''Bu kelime nedir lan!Bir gazetenin spor müdürünün köşe yazısında kurduğu cümleye bak.Utanmasa toplayın silahları savaşa gidiyoruz diyecek.Bu yazıyı okuyan adam gider polisede sataşır onunlada yetinmez galatasaray formasıyla gördüğü adamı linç etmeye de kalkar.Ercan Usta onunlada yetinmemiş yazıyı fenerbahçe marşı ile bitirmiş.Vay anasını bee!
Bir gazetecinin ilk ilkesi tarafsızlık olmalıdır.Hele bir spor servisi müdürüyseniz bu özelliğiniz had safhada olmalıdır.Herhangi bir takımı tutabilirsiniz.Bu çok normal.Ama siz bir gazetecesiniz.Aklı selim olmak zorundasınız.Ama ülkemin kolpa basınına şöyle bir baktığım zaman bu saydığım özelliklerde bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar yazar çıkar.Bu ülkede herkes önce tuttuğu takımın formasını giyer ondan sonra yazısını yazar.
Çok gergin süreçlerden geçtiğimiz şu günlerde toplumun içine kin ve nefret tohumlarına ekmek bırakın gazeteciliği insanlığa sığmaz.Zaten birçok fenerbahçe taraftarı üzgün,şaşkın,ne yapacağını bilemez halde.İnsanların bu duygularını bulunduğumuz durum itibari ile kin ve nefrete dönüştürmek o kadar kolayki.Zaten kendi içinde boğuştuğu sorunlarla her gün bölünmeye ve taraf tutmaya hazır bu toplumu şiddetle bu yöne doğru itiyorlar.Ercan Saatçi alenen yakın,yıkın diyor fenerbahçe taraftarına.Şampiyonluğun haksız bir şekilde ellerinden alındığını düşünen trabzonspor taraftarının haklı tepkisini Aziz Yıldırım nefreti altında toplayıp ''sizlerden nefret ediyorum'' diyor bu ülkemin güzide spor yazarı.Alenen karşı tarafa karşı kamuoyu nezdinde cephe açıyor.Ulan bu adam böyle iki yazı daha yazsın dış mıhrakların başaramadığı ülke içi bölünmeyi bu adam başaracak!
Kıssadan hisse;yaşadığımız bu olaylar karşısında kimin ne olduğunu gördük.Şerefliyi şerefsizden ayırma şansını tanıdı bize bu yaşanan süreç.Şimdi gelde bu adamın spor müdürü olduğu gazetenin tarafsız yayın yaptığına inan.Ama bu ülkenin gerçeği bu herhalde.Bunun gibi on tane adam sayarız spor dünyasından.Böyle adamlar galatasaray camiasında da var,beşiktaş camiasında da.Tek dertleri tuttukları takımı yağlamak.İyiysede kötüysede.Ama buradan emniyete sesleniyorum.Lütfen bu yapılan operasyonları medya içinde yapsınlar.Medyanın içinde sıçan gibi sağa sola saklanmış şerefsizleri bulup atsınlar.Bulmalarınada gerek yok aslında.Ülkenin önde gelen gazetelerinin çoğunu işgal etmiş durumda bu sıçanlar.İşte o zaman türk futbolu tam manasıyla temizlenmiş olacak.Yoksa bu adamların olduğu yerde temizlikten bahsetmek mümkün değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder