Porto Gerçekleri

Bundan uzun bir süre önce şöyle bir yazı yazmıştık.Ana fikir olarak ise Barcelona'yı değil Dortmund'u örnek almalıyız demiştim.Başlıktaki Dortmund'un yerine Porto'yu koysakta olur.Hatta daha güçlü bir örnek olmuş olur.

Aslında Porto'nun sahip olduğu uluslararası şöhret başarısı eskiden pek yoktu.Geçmişte Portekiz dendi mi akla hemen Benfica gelir.Ülke futbolunun en köklü futbol takımıdır Benfica.Hem kazandığı başarılarla hemde kulüp olarak sahip olduğu değerlerle.Fakat son 7-8 senelik süreçte Porto inanılmaz bir çıkışla Portekiz futbolunun lokomotifi haline geldi.Ligde kurduğu hegemonyanın yanında  avrupa kupalarında kazandığı başarılarla beraber avrupaya ihraç ettiği oyuncularla avrupa futboluna yön veren bir takım oldu.

Aslında Porto takımının başarısının altında yatan asıl etmen sahip olduğu müthiş scout sistemi.Dünya geneline yayılan(genel olarak Güney Amerika) bu ağ sayesinde Porto'nun bugünkü başarısını konuşuyoruz.Tabi bunun yanında yönetimsel anlamdaki uluslararası vizyonuda gözardı etmemek lazım.

Dünya futbolunda hem yarışmacı hem de ihracatçı takım olmak kolay değil.Hem yetiştireceksin,satıp ondan para kazanacaksın hem de kupaları bir bir toplayacaksın.Bu gerçekten çok büyük bir iş.Dünya futbolunda bunun iki temsilcisi vardı.Biri Porto diğeri Lyon.Lakin Lyon son dönemde bu özelliğini çokça yitirdi.Hem kupa alma gücünü kaybetti hem de yetiştirmek yerine almayı tercih etmeye başladı.Fakat Porto bu işi çok iyi uygulamaya devam ediyor.

Porto takımını avrupa olarak Mourinho ile tanıdık.Önce uefa kupasını kazandı sonrada şampiyonlar ligini (2003-2004) kazandı.Bu başarıların ardından hem Mourinho hem Porto tüm avrupanın dikkatini çekti.Ve o yıldan sonra Porto adeta bir futbolcu fabrikasına dönüştü.2004 yılından sonraki 5 senelik dönemde sattığı oyunculardan elde ettiği 300 milyon avro gelir ile transferden en fazla kazanan kulüp oldu.2004 yılından sonra sattığı oyuncuların listesi aşağıdadır.


Anderson / 31.5m / M. United / 2007
Pepe / 30m / Real Madrid / 2007
R. Carvalho / 30m / Chelsea / 2007
Quaresma / 24.6m* / Inter / 2008
Lisandro Lopez / 24m / Lyon / 2009
Deco / 21m* / Barcelona / 2004
Bosingwa / 20.5m / Chelsea / 2008
Paulo Ferreira / 20m / Chelsea / 2004
Lucho Gonzalez / 18m / Marseille /
Maniche / 16m / D. Moscow / 2005
Seitaridis / 10m / D. Moscow / 2005
Derlei / 8m / D. Moscow / 2005
Diego / 6m / W. Bremen / 2006
Carlos Alberto / 6m / Corinthians / 2005
Ricardo Costa / 4m / Wolfsburg / 2007
Hugo Almeida / 4m / W. Bremen / 2007
Costinha / 4m / D. Moscow / 2005
Paulo Machado / 3.5m / Toulouse / 2009
Luis Fabiano / 2.8m / Sevilla / 2005
McCarthy / 2.5m / Blackburn / 2006
Nuno / 2.5m / D. Moscow / 2005
Helder Postiga / 2.5m / Sporting / 2008
Nuno Valente / 2m / Everton / 2005
Marek Cech / 1.75m / WBA / 2008
Alenichev / 0.75m / Sp. Moscow / 2004


Bu rakamlar gerçekten müthiş.Bir kulübün takımının en değerli oyuncularını satıp hala yarışmacı kimliğini koruyabilmesi ise apayrı bir yazı konusu.Bu başarının altında Porto'nun sahip olduğu çok güçlü scout ağı yatıyor.Birde bunun yanında yönetimsel olarak oyunucuyu pazarlama başarısı yatıyor.Porto 1'e aldığı oyuncuyu her daim 5'e satmıştır.

Ülkem yöneticileri ise scout sistemini gereksiz bir meşgale olarak görmektedir.Dünya futbol kulüplerinin artık olmazsa olmaz departmanı haline gelmiş scout sistemi ülkemizde henüz bulunmamaktadır.Bu yüzden olsa gerek avrupa kuplarında Mayıs ayını 11 sene önce görmüş olmamız.Daha sonra scout sistemi üzerinede kendimce birşeyler yazacağım.

Tekara Porto'ya dönersek bu akşam Uefa Kupası finali oynayacaklar.Kazanma ihtimalleri çok fazla.Üstelik bu sezon istatistikleri darma duman ettiler.16 takımlı ligde namağlup(sadece 3 beraberlik aldılar) şampiyon oldular.Portekiz kupasını aldılar.Başlarında ise Mourinho'unun yolunda yürüyen Villas Boas var.Onlar hem kazanıyor hemde parlatıyorlar.Bu sezonda Falcao ve Hulk avrupaya göz kırpıyor.

Porto aslında futbolun çok basit bir oyun olduğunu gösteriyor bizlere.Bir futbol takımının doğru adımlarla,doğru hamlelerle,doğru yapılanmalarla nerelere gelebileceğini gösteriyor.Tıpkı Dortmund'un,Braga'nın,Twente'nin,Napoli'nin gösterdiği gibi.